
TS-1400…
TUSAŞ’a bağlı kuruluşlardan olan TEI tarafından Turboşaft Motor Geliştirme Projesi, 8 Mart 2017 tarihinde resmi olarak başlamış ve proje kapsamında ülkemizde milli kaynaklar kullanılarak bir helikopter moturu üretilmesi hedeflenmiştir. Bu motor TUSAŞ üretimi olan T-129 Atak helikopterimize güç veren Amerika Birleşik Devletleri ürünü olan LHTEC T800 motorunun yerini alacaktır. Ayrıca TUSAŞ’ın üreteceği genel maksat helikopteri T-625 Gökbey helikopterinde de kullanılacaktır.
TS-1400, yabancı menşeili bu motordan yaklaşık 100-150 beygir daha fazla güç üretebilen ve en önemlisi hali hazırda T-129 Atak helikopteri ihracatlarımızın önünde engel olan, biz hissetmesek de ülkemize uygulanan örtülü ambargoların etkisini kıracaktır. Bildiğiniz üzere bir askeri araçta motor tedarik ettiğiniz ülke izin vermediği takdirde 3. ülkelere satışını gerçekleştiremezsiniz. T-129 Atak helikopterimiz, 2018 yılında Pakistan’dan 1.5 milyar dolar değerinde 30 adetlik bir sipariş almıştı. Ancak Amerikan Kongresi’nden bu satışa ilişkin onay geçmediğinden maalesef teslimatların gerçekleştirilmesine başlanamamıştır. Bunun bir nedeni olarak aynı helikopter ihalesinde Amerikan şirketlerinin de bulunması ve bu ihaleden elleri boş ayrılması da gösterilebilir elbette.
Ancak, hamdolsun 2017 yılında başlayan bu proje dün Eskişehir TEI tesislerinde TS-1400 Turboşaft motorunun Çekirdek Motor testinin başarılı olması ve motorun teslimatlarının başlaması ile başarıya ulaşmış ve ülkemize vurulan zincirlerin kırılmasına vesile olacak bir ürünün ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Gelin görün ki ülkemizde üretilen bu yüksek teknoloji ürünü motorun, canlı yayında gerçekleşen bir bağlantı hatası sebebiyle çalışmasının sesinin ekranlara verilememesi, birtakım güruhların iştahını kabartmış, leş görmüş akbabalar gibi bu olayın etrafında dört dönmüşlerdir. Ortaya attıkları yalanlara, yalanları açığa çıktığında utanmamalarına alışkın olduğumuz bu güruh motorun çalışmadığını iddia etmiştir. Geçmişte aynı zihniyetin Devrim Arabaları’nın çalışmadığını söylemesi ve kötülemeleri toplumsal hafızamızda tazeliğini hâlâ korumaktadır. Ancak, dünkü iddiaları çok çabuk ve gayet güvenilir bir kaynaktan yalanlandı. Zira TUSAŞ, resmi sosyal medya hesaplarından motorun gayet normal şekilde çalıştığına dair videoları paylaşmış bulunmaktadır.
Artık gazeteci, düşünür kisvesi altında ülkemizdeki her türlü faydalı girişime muhalif tutum alan bu müsveddelerin dediklerine inanmamayı, dikkate almamayı öğrenmiş olmalıyız. Bu varlıklar genellikle yabancı ülkelerden finanse edildiklerinden pek de çizgilerinin dışına çıkamazlar. Bilirler ki bu çizginin dışında yazdıklarında veya düşündüklerinde aç bir şekilde ortada kalırlar. Kaldı ki bu basiretsiz tavrın ülkemizin iç siyasetinde de yansımalarına rastlarız. Onlar da Avrupalı ülkelerce ülkemize uygulanan yasadışı operasyonda milli duruş sergilemektense Yunan komutanların haklı olduklarını iddia edecek kadar pervasız olabilirler.
Hasılı: Necmettin Erbakan’ın da dediği gibi “Mesele Türkiye’nin şeftali yerine motor üretmek istemesiydi”. Mesele her zaman hak ile batılın savaşı olacaktır ve elbette her kasada çürük domatesler de çıkacaktır. Mühim olan bunlara aldırmadan yolumuzda devam edebilmek, her daim devlet ve millet yararına olan işlere destek olan bir tutum sergileyebilmektir.
Bu mesele bize gösteriyor ki, herkes aslına rücû etti: kurtlar kurtluğuna, itler itliğine…
Doğruları yazıp, bizleri aydınlattığınız için teşekkür ederiz.
Kaleminize sağlık….